19 Aralık 2024 Perşembe

HAYVAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ

 1978'da UNESCO Genel Merkezinde (Paris) duyuruldu. 1989'da Uluslararası Hayvan Hakları Meclisi (International League of Animal Rights) tarafından revize edilen metin 1990 yılında UNESCO Genel Direktörüne sunuldu . Revize metin 1990'da kamuyla paylaşıldı. 

Metnin Türkçesi:


1. Tüm hayvanlar eşit doğar ve eşit yaşama hakkına sahiptirler.

2. Tüm hayvanların saygı görme hakkı vardır. Bir tür hayvan olan insan, diğer hayvanları yok edemez. Hayvanları kendi çıkarı için karşılıksız kullanamaz.

3. Hiçbir hayvana kötü ve zalimce davranılamaz. Bir hayvanın öldürülmesi zorunlu ise bu, bir anda ve acı çektirilmeden yapılmalıdır.

4. Vahşi hayvanlar kendi doğal çevrelerinde yaşama ve çoğalma hakkına sahiptir. Eğitim amacıyla bile olsa vahşi hayvanlar özgürlüklerinden mahrum bırakılamaz.

5. Evcil hayvanlar, uyumlu bir biçimde ve özgürlük içinde yaşama hakkına sahiptir. İnsanların kendi çıkarları için evcil hayvanların yaşama koşullarında yapacakları her türlü değişiklik, haklara aykırıdır.

6. Evcil hayvanlar, doğal yaşama sürelerine uygun uzunlukta yaşama hakkına sahiptir.

7. Tüm çalışan hayvanlar (at, eşek…) iş süresinin sınırlandırılması, işin daha az yorucu olması, güçlerini artırıcı bir beslenme ve dinlenme hakkına sahiptir.

8. Hayvanlara fiziksel ya da psikolojik acı çektiren deney yapmak, hayvan haklarına aykırıdır.

9. Beslenmek için bakılan hayvanlar barındırılmalı, taşınmalı ve ölümleri de korkutmadan ve acı çektirmeden olmalıdır.

10. Hayvanlar, insanlar tarafından eğlence amaçlı kullanılamazlar. Hayvanların seyrettirilmesi ve hayvanlarla gösteri yapılması, hayvan onuruna aykırıdır.

11. Zorunlu olmaksızın bir hayvanın öldürülmesi, yaşama karşı işlenmiş bir suçtur.

12. Çok sayıda vahşi hayvanın öldürülmesine neden olan safariler ve av partileri, hayvanlara karşı yapılmış bir soykırımdır. Doğal çevrenin kirletilmesi, yıkılıp yok edilmesi de soykırıma eşdeğerde alçakça bir davranıştır.

13. Hayvanların ölüsüne de saygı göstermek gerekir. Hayvanların öldürüldüğü şiddet sahneleri, sinemalarda ve televizyonlarda yasaklanmalıdır.Ama hayvanlara yapılan saldırıları kınamak amacında olan filmlerde bu sınırlama yoktur.

14. Hayvanları koruma kuruluşları, devlet katında temsil edilmelidir. Hayvan hakları da insan hakları gibi yasayla korunmalıdır.


Kaynak: https://patikara.org/hakk-m-zda

18 Aralık 2024 Çarşamba

UNUTMAYACAĞIZ

KATLİAMIN KAYDEDEBİLDİĞİMİZ ADRESLERİ - UNUTMAYACAĞIZ


AKSARAY (Belediye Başkanı: Evren Dinçer, AKP)

ALTINDAĞ - ANKARA (Belediye Başkanı: Veysel Tiryaki, AKP)

GEBZE -KOCAELİ (Belediye Başkanı: Zinnur Büyükgöz, Refah Partisi, Fazilet Partisi, AKP)

GEMLİK - BURSA (Belediye Başkanı: Şükri Deviren, CHP)

KARACASU - AYDIN (Belediye Başkanı: Mustafa Büyükyapıcı, CHP)

MAMAK - ANKARA (Belediye Başkanı: Veli Gündüz Şahin, CHP)

NİĞDE  (Belediye Başkanı: Emrah Özdemir, AKP)

ÜMRANİYE - İSTANBUL (Belediye Başkanı: İsmet Yıldırım, AKP)



16 Aralık 2024 Pazartesi

Bir Kara Dönem

 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (Sayı: 7527) 30.07.2024 tarihinde kabul edildi; 02.08.2024 tarihinde Resmî Gazetede Yayınlanarak yürürlüğe girdi. TBMM'deki görüşmelerde, CHP, DEM ve TİP milletvekilleri etkin muhalefet sergilediler.

Ancak, Kanunun Resmî Gazetede yayınlanmasının hemen ardından, belediyeler ilgili yönetmeliğin yayınlanmasını beklemeden kanunu uygulamaya başladılar. Özellikle CHP belediyelerinin, Genel Başkanlık düzeyinde verilen sözlerin aksine bu konudaki hevesleri önemli. Yeni yönetmeliğin çıkmasını beklemeden yasaya uyma iddiasıyla hapsetmeye, katliama başladılar. 

O günden bu yana, Gebze'de, Aksaray'da, Ümraniye'de, Mamak'ta bulunan barınaklarda birbiri ardısıra barınaktaki köpeklere yönelik seri şiddet, kötü muamele, katletme örnekleri gerçekleşti.

Burada, Faydalı Belgeler - etiketi altında ilgili yönetmeliğin tam metnine ulaşabilirsiniz.

Metnin öne çıkan özelliği bir yandan hayvanların korunmasından bahsederken, barınaklarda/bakımevlerinde, özel yaşam alanlarında bulunan köpeklerin barınma ve beslenme koşullarının hijyen, tıbbî yeterlik ve özen esasları üzerinden sağlanması vurgulanırken diğer yandan hayvanların korunmasıyla alâkası olmayan, 'zararlı', 'sahiplenilmeye uygun olan/olmayan', 'tehlikeli' köpeklerden bahsedilmesi. Bu sıfatların tanımının yapılmaması.

Metnin öne çıkan diğer bir özelliği korunacağı söylenen köpeklerin üretim ve satışının bir kez daha onaylanması, başka hayvanların metalaştırılması yönetmeliğin ruhunu özetliyor.

Ve nihayetinde 'ötanazi'. Bakanlık hangi başka hayvanın tehlikeli, zararlı olduğuna karar veriyor. Nerede öldürüleceğine de. Yerel yönetimlerin Bakanlığın kararına karşı çıkmaları, ilgili yerel yönetim birime öldürülmesi için bırakılan başka hayvanları kabul etmemeye ve öldürmemeye yetkisi yok.

Hoş, yetkisi olsa bu hayvanları özgür bırakacak, öldürmeyecek yerel yönetim birimi var mı? 7527 Sayılı Kanunun Resmî Gazetede yayınlanmasının ertesi günü kısırlaştırmak için aldıkları bir köpeği yasayı bahane ederek gönüllülerinin almasına izin vermeyen, kendilerine yeni yönetmelik çıkmadan eskisiyle devam etmeleri gerektiğini, buna göre de 'kısırlaştır, aşıla, yerinde yaşat' ilkesi doğrultusunda hareket etmelerini defalarca söyleyenlere kulak tıkayan yerel yönetim görevlileri var. Bu güzel köpek artık yaşamıyor; ya da öyle söyleniyor.

Bu arada, AYM'den ses çıkmıyor. Ne Kanun ne yönetmelik itiraz sürecinde uygulanmaz. Ama ne uygulayıcılar bilgi - vicdan sahibi ne uygulatıcılar cesaret sahibi. 

Yalanın, vicdansızlığın, kötülüğün bunca genelgeçerleştiği bir dönemden geçiyoruz. Yaşam hakkı savunucularına her zamankinden daha çok ihtiyaç var; kararlılıklarına, pes etmemelerine her zamankinden daha çok...

5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (No. 7527 - 02.08.2024) Sonrası Hayvanların Korunması Hakkında Uygulama Yönetmeliği

 Hayvanları korumayan, ötanaziyi belgeleyen, yasallaştıran, hayvanları potansityel 'zararlı', 'tehlikeli' olarak etiketleyen bir yönetmelik.

Yönetmeliğin tam metni aşağıda (Tarih: 13.12.2024) Tam 13. Cuma metni

Notlarınızı, yorumlarınızı bekleriz.




Hakkında

SÖZ VERİYOR MUSUNUZ? (BETÜL ŞÜKÜR)